
Fransa, günümüzde özellikle başkent Paris şehri ile dünyanın en çok ziyaret edilen ülkesidir. Bunda tablolara, filmlere, kitaplara konu olan eşsiz güzellikteki şehirlerinin, Alp dağlarında kayak keyfinin, pitoresk Fransız köylerinin, göz alıcı Atlantik plajlarının, nefes kesen müzelerin, muhteşem bahçelerin, anıtların ve tarihi binaların payı büyüktür. Avrupa’nın diğer ülkelerinde olduğu gibi şehirler arasında ulaşım rahat, kolay ve kısadır. Böylelikle Fransa’ya vardığınızda hem ülkedeki hem de etrafında yer alan, İtalya, İsviçre, Belçika, İspanya gibi çok sayıda ülkeye kolaylıkla seyahat edebilirsiniz. Gelin Fransa’da yapılması gereken 5 şey ile ilgili merak edilenlere birlikte göz atalım.
1-Sanat Dolu Bir Yolculuğa Çıkın
Fransa, yüzyıllar boyunca hayalperest gezgincilere, sanatçı ve aydınlara, yazarlara, yaşamayı sevenlere muhteşem bir tarih ve güzellik sunmuştur. Fransa’da yapılacak harika şeyler vardır. Ülke tam bir edebiyat, sanat, müzik ve mimari dolayısıyla kültür merkezidir. Romantizm, klasisizm, realizm, sembolizm gibi çoğu akımın doğmasında ve gelişiminde önemli rol oynamış, dünya çapında sayısız ressam, yazar, düşünür, mimar ve bilim adamını etkilemiştir. Moliere’den Zola’ya, Victor Hugo’dan Monet’ye, Rodin’den Chopin’e, Matisse’den Renoir’a kadar zengin kültürel mirasa sahiptir. Dolayısıyla her yıl milyonlarca insan başta Paris olmak üzere Fransa’da sanat dolu bir yolculuğa çıkar. Fransa’dayken mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerler şu şekildedir;
- Musee d’Orsay: Paris’in merkezinde eski tren istasyonu olarak inşa edilen Orsay Müzesi, 1986 yılında açılmış bir devlet müzesidir. Millet, Pissarro, Manet, Degas, Renoir, Van Gogh, Monet, Rodin gibi ressam ve heykeltraşların eserlerine ev sahipliği yapar.
- Musee de Louvre: 1793 yılında kurulan Louvre Müzesi, Fransa’nın ilk devlet müzesidir. Fransız incelik ve hassasiyetinin güçlü bir simgesi olan müze, Leonardo’nun Mona Lisa’sından Venüs de Milo’ya, antik Mısır’dan Uzak Doğu eserlerine kadar çok sayıda resim, heykel, yazılı yayın, seramik gibi koleksiyona sahiptir. Sanatsal bir rüyanın içine adım atacağınız müze, özellikle 1989 yılında avlusunda camdan yapılan dört piramitle de ilgi odağı olmuştur.
- Lascaux: 1940 yılında dört genç tarafından keşfedilen Lascaux mağarası, 17 bin yıl öncesine, üst Paleolitik çağa ait duvar resimleri ile sanat severlerin ve arkeoloji meraklılarının uğrak yeridir. UNESCO dünya mirası listesindeki alan, iki ana bölümden oluşur ve rehber eşliğinde bir saatte gezilir.
- Musee Toulouse-Lautrec: Tarihi ortaçağa kadar uzanan ve Albi şehrindeki Berbie Sarayında yer alan müze, ünlü ressam Toulouse-Lautrec’in 1000’den fazla özgün eserine ev sahipliği yapar. Paris genelev sahneleri, Van Gogh’la tanışması, kabare şarkıcılarını ve dans edenleri resimlediği çalışmaları ve Moulin Rouge pavyonunu anlatan afiş çalışmaları ile dünya çapında üne kavuşmuş ve afiş tasarımlarının bir sanat eseri olarak değer kazanmasına neden olmuştur.
- Musee Rodin: Fransız heykeltraş Auguste Rodin’in eserlerinin yeraldığı müze Paris’tedir. Biz onu özellikle Düşünen Adam heykeli ile tanısak da Le Baiser yani Öpücük adlı eseri ile de dünya çapında ünlüdür.
- Musee National Picasso: 1656 yılında inşa edilmiş tarihi binasıyla göz dolduran Picasso Müzesi, ressama ait 5,000’in üzerinde eseri ve Picasso’nun aralarında Cezanne, Degas, Seurat, Matisse gibi ressamlara ait özel koleksiyonunu barındırır.
- Arles: Fransa’nın güneyinde yer alan Arles şehri, Van Gogh’un ilham perisidir. Şehirde yaşadığı dönemde 300 resim ve 1000’den fazla çizim üretmiştir. Arles’e geldiğinde ışığın sihrini keşfeden Vincent, aralarında Starry Night, Cafe Terrace, Yellow House, Langlois Köprüsü ve Sanatçının Yatak Odası gibi en bilindik eserlerini bu şehirde yapmıştır. Aynı zamanda Arles, Picasso ve Paul Gauguin gibi ressamlarında uğrak yeri olmasının yanında bugün özellikle fotoğrafçılara ve sanatçılara ev sahipliği yapar.
2-Bir Masalda Kendinizi Kaybedin
Fransa, hem Roma ve Yunan döneminden kalan antik yerleşim alanları hem de ortaçağdan kalma tarihi dokusu ve gotik mimarisiyle ülkeye gelenleri, kendilerini masalları andıran süprizlerle dolu şehirler ve kasabalarda bulmalarını sağlar. Fransa, özellikle bahçeleri, anıtları, katedralleri, görkemli sarayları ile sizi farklı zamanların içine çekerken büyülü bir deneyim yaşamanızı sağlar.
- Alsace: Almanya ve İsviçre’ye komşu olan kültürel ve tarihi bölge Alsace, doğu Fransa’da yer alır. Rengarenk, dik çatılı, çiçeklerle süslenmiş, yarı ahşap evlerin olduğu Colmar, Riquewihr ve Ribeauville köyleri görülmeye değerdir. Alsace aynı zamanda Amerika’nın simgesi Özgürlük Heykeli’ni yapan Bartholdi’nin doğduğu yerdir.
- Strasbourg Cathedral: Starzburg şehrinde yapımı 1015 yılında başlayan katedral, gotik mimarinin eşsiz bir örneğidir ve nefes kesen manzarasıyla göz doldurur.
- Catacombs of Paris: Paris’in en ürkütücü ve bir o kadar da heyecan verici manzarasına sahip yeraltı tünellerinden oluşan kafatası ve kemiklerden meydana gelen yeraltı mezarlarıdır. 1785 yılında Paris’te, yer kalmayan mezarlıklara ve hijyen sorunlarına çare bulmak için eski taş ocağı tünellerini mezarlık olarak kullanmışlardır.
- Palace of Versailles: Fransa’nın 5 asırlık tarihine ve bütün zaferlerine tanıklık etmiş olan Versay Sarayı, muhteşem peyzajlı bahçeleri ile 17. yüzyılın ortalarında inşa edilmiştir. Bugün aynalar salonu, yaldızlı kraliyet dairesi, UNESCO dünya mirası listesindeki labirentli bahçeleri ve ışıltılı mobilyaları ile muazzam 14. Louis dönemi ihtişamını yaşamaya gelen ziyaretçilerin uğrak yeridir.
- Jardin du Luxembourg: Fransa’da gezilecek yerler listenize ekleyeceğiniz, 1612 yılında yapılan Lüksemburg bahçeleri, Paris’in kalbinde özel bir yere sahip yemyeşil çimenler, kestane, limon ve portakal ağaçları, terasları ile şehre gelenlerin ve öğrencilerin gezintiye çıktıkları bir buluşma mekanıdır.
- Notre-Dame de Paris: Notre Dame katedrali, Fransa’nın en güzel şehirleri arasında yer alan Paris’in en ikonik yerlerinden biridir. Meryem Ana’ya ithafen 1140 yılında yapımı başlayan katedral, Gotik mimarinin en güzel ve ilk örneklerinden biridir. Romanesk çan kuleleri, vitrayları, süslü kulesi, gül pencereleri ve gargouille adı verilen gündüzleri taşlaşan, geceleri ise canlandığı düşünülen gotik mimari öğeleri ile görsel bir şölen yaşatır.
3-Eşsiz Sahilleri ve Kayak Keyfini Deneyimleyin
Fransa, güneyde eşsiz sahilleri ve güneşli iklimi ile dikkat çekerken kuzeye doğru ise kayak severleri ağırlayan lüks merkezler göz alıcıdır. Marsilya, St. Tropez, Nice, Korsika ünlü plajlarıyla hem Avrupa hem de dünyanın farklı ülkelerinden yaz aylarında turistleri kendine çekerken, İtalya ve İsviçre’nin de aralarında olduğu Alp ülkelerinden Fransa, kuşkusuz dünyanın en iyi kayak merkezlerine ev sahipliği yapar. Bunlar arasında;
- Biarritz’de yer alan ve ünlülerin yaz kaçamağı yaptığı Biskay Körfezi boyunca uzanan plajlar son derece popülerdir. Bu plajı, Hemingway’in Güneş Gene Doğar, kitabından da hatırlayabilirsiniz.
- Deauville Plajı, moda severlerin yakından bildiği Coco Chanel’in 1913 yılında açtığı ilk giyim mağazasının olduğu Normandiya bölgesinde yer alır.
- Fransa’nın en güzel şehirleri arasında yer alan Marsilya’da bulunan Prado plajları, dünyanın en iyileri arasındadır.
- Val d’lsere, şık dağ evleri ve zorlu kayak alanı ile ünlüdür. Yaz aylarında ise bisiklet parkı ve zorlu yürüyüşler için harikadır.
- Courchevel’de yer alan Trois Vallees kayak alanı, hem ünlülerin hem de zengin turistlerin gözdesidir. David Beckham, Prens William ve Kate Middleton’ın uğrak yeridir.
- Val Thorens, 3220 metreye ulaşan kayılabilir zirveleri ile Avrupa’nın en yüksek kayak merkezlerinden biridir.
4-Otantik Fransız Lezzetlerini Tadın
Fransa’da eğitim almayı düşünen çoğu öğrenci için mühendislik, bilim, kimya, moda tasarımı gibi bölümlerin yanında gastronominin ayrı bir yeri vardır. Fransız kurumları, her yıl çok sayıda uluslararası öğrenciye aşçılık, pastacılık, şarap tadımı konusunda öğrenim görme imkanı sunar. Fransa şarap ve gastronomi ülkesidir ve her bölgenin kendine özgü mutfak özellikleri ve keşfedeceğiniz lezzetleri vardır. Fransızlar için yemeklerdeki lezzetlerin vurgulanması ve damak tadını uyandırmanın en önemli kuralı şaraptır. Dünyanın en önemli şarap üreticilerinden olan ülkede Bordeaux, Burgundy, Alsace bölgeleri ile Rhone ve Loire vadileri üzüm bağlarıyla ünlüdür ve Fransa’da yapılması gerekenler listenizde kesinlikle olması gerekir.
5-Sayısız Pazarlarda Çantanızı Doldurun
Fransa’ya gelipte alışveriş yapmadan olmaz. Moda meraklılarının sıklıkla Paris şehrindeki Şanzelize caddesinde yer alan lüks markaları tercih ettikleri ülkede, gezerken alışveriş yapabileceğiniz çok sayıda bit pazarı, taze sebze-meyve ve şarküteri ürünleri bulabileceğiniz yiyecek pazarlarının yanı sıra, eski kitapçılar ve hediyelik eşya dükkanları Fransa’da yapılacak harika şeyler arasındadır.
- Marche Mouffetard: Paris’te gezilecek yerler arasında eğer şehirde uzun süreli kalacaksanız sıklıkla uğrayacağınız ülkenin en iyi gıda pazarıdır. Çeşit çeşit peynirler, hamur işleri ve yiyecekler bulabilirsiniz.
- Les Halles de Lyon: Gastronomi denince kuşkusuz ülkenin en ünlü ve iyi lezzetlerine ev sahipliği yapan Lyon şehrinden bahsetmeden olmaz. Şehirdeki Les Halles pazarı göz kamaştırıcı ürünleri, kokuları ve lezzetleri ile sıradışı bir deneyim yaşatır.
- Marche aux de Paris: Fransa’da yapılması gereken 5 şey arasında dünyanın en büyük bit pazarı olan Marche aux Puces’e uğramadan olmaz. Paris’in eteklerinde antika ucuz giyim, eski eşya, kitap ve plak bulabileceğiniz 3,000’e yakın tezgah vardır.
- Strazburg Noel Pazarı: Dünyanın en eski ve en büyük Noel pazarlarından biridir. Parıldayan ışıklar, güzel yılbaşı süsleri, Noel kurabiyeleri ve hediyelik eşyalar Aralık ayı boyunca gelenleri cezbeder.
- Carpentras: Arles şehrinde kurulan pazarda, yaz mevsimi yerli üretim kavunlar ve kış mevsiminde ise dünyanın en değerli trüf mantar çeşidini bulabilirsiniz.
Ayrıca bakınız:
Japonya’da Gezmeniz Gereken 10 Yer
İngiltere’de Yapmanız Gereken 5 Şey